Yapay zekâ uzmanı Andrew Ng, yapay zekânın insanlık için varoluşsal bir tehdit oluşturduğu yönündeki yaygın anlatıya meydan okudu. Yakın zamanda yaptığı bir konuşmada, yapay zeka gelişiminin temel figürlerinden biri olan Ng, bu fikri büyük teknoloji şirketlerinin özellikle açık kaynak topluluğunu hedef alan ağır düzenlemeler yoluyla rekabeti bastırmaya yönelik bir taktik olarak değerlendirdi.
Google Brain ve Baidu‘nun Yapay Zeka Grubu’ndaki çalışmalarının yanı sıra DeepLearning.AI ve Coursera‘nın kurucu ortaklığındaki rolleriyle tanınan Ng, OpenAI‘den Sam Altman gibi, insanların hayatta kalması için yapay zeka risklerinin azaltılmasına öncelik verilmesini savunan meslektaşlarından keskin bir şekilde ayrılıyor. Bu tartışma, Altman ve diğerlerinin YZ kaynaklı yok oluşu önlemeye yönelik ilkeleri savunan ve YZ endüstrisi içinde YZ’nin dizginsiz ilerleyişini tehlikeli bir yol olarak gören bir fraksiyonu yansıtan bir mektubu imzalamasıyla doruğa ulaştı.
Altman’ın ihtiyatlı duruşunun aksine Ng, bu tür önlemlerin yeniliği bastıracağını ve yeni ortaya çıkan açık kaynaklı YZ girişimleriyle rekabet etmek istemeyen yerleşik teknoloji devlerinin çıkarlarına hizmet edeceğini savunarak katı YZ lisanslama gereklilikleri için yapılan baskıyı eleştirdi. Lobicilerin teşvik ettiği korkuların, diğer sektörlerde görülen “standart düzenleyici ele geçirme oyun kitabını” yineleyerek açık kaynaklı YZ sektörüne zarar veren yasalara yol açabileceğinden korkuyor.
Konuşmada ayrıca teknoloji devi Elon Musk ve YZ öncüsü Geoffrey Hinton’dan da yorumlar geldi. Musk, yüksek maliyetli süper bilgisayar kümelerini küçük girişimlerden daha önemli bir risk olarak belirtirken Hinton, Ng’nin varoluşsal tehdit anlatısını büyük teknoloji komplosu olarak reddettiğini öne sürdü.
Bu söylemin ortasında Ng, teknolojik ilerlemeyi engellemeden yapay zekanın zarar verme potansiyelini (sürücüsüz araba ölümleri ve borsa aksaklıklarında görüldüğü gibi) kabul eden “düşünceli düzenleme” çağrısında bulunuyor. Teknoloji şirketlerinin şeffaflığını, sosyal medyanın ilk yıllarını şekillendiren zararlı opaklığın aksine “iyi” bir düzenleme olarak savunuyor.
Bu tartışma, yapay zekanın yetenekleri hızla geliştikçe ortaya çıkıyor ve toplumun yeniliği teşvik etmek ve güvenliği sağlamak arasındaki dengeyi nasıl sağladığına dair kritik bir incelemeye yol açıyor. Ng ve Altman gibi sektör liderleri arasındaki görüş ayrılıkları, YZ yönetişiminin karmaşıklığını ve kamu yararını korurken açık kaynaklı inovasyonu besleyen düzenlemeye yönelik nüanslı bir yaklaşıma duyulan acil ihtiyacı vurgulamaktadır.
